Özel Sektör Temsilcileri Erişilebilir Çocuk Bakım Hizmetlerinin Gerekliliği Konusunda Hemfikir

08 Mar 2019 İlgili Dosya
Özel Sektör Temsilcileri Erişilebilir Çocuk Bakım Hizmetlerinin Gerekliliği Konusunda Hemfikir

“İş Dünyasında Kadının Güçlenmesi için Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetlerinin Yaygınlaşması” başlıklı bir konferans düzenlendi.

Özel Sektör Temsilcileri Erişilebilir Çocuk Bakım Hizmetlerinin Gerekliliği Konusunda Hemfikir

Global Compact Türkiye, AÇEV, TÜSİAD, UNFPA, UN Women, YANINDAYIZ Derneği işbirliği ile 7 Mart Perşembe günü Alarko Holding ev sahipliğinde “İş Dünyasında Kadının Güçlenmesi için Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetlerinin Yaygınlaşması” başlıklı bir konferans düzenlendi. Konferansta toplumsal cinsiyete duyarlı mali politikaların ve çocuk bakım ve eğitim hizmetlerine yönelik yapılan yatırımların öneminin altı çizildi. Bir çok Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEPs) iş dünyası temsilcisi toplantıya katıldı. TÜSİAD, AÇEV ve PwC tarafından hazırlanan "İş ve Özel Yaşam Dengesi Yolunda Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetlerinin (Kreşlerin) Yaygınlaştırılması" raporu tanıtıldı. Aile içinde çocuk bakım sorumluluğun eşit paylaşılması ve ekonomik olarak erişilebilir kreş ve anaokulu imkanlarının varlığı kadınların işgücüne katılımlarını kolaylaştırıyor. Çocuk bakım ve eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılması, iş ve aile yaşamının dengelenmesi açısından önem taşıyor. Konferansta konunun ivedikle ele alınmasının önemi ve bu konuda farklı uygulamaları olan şirket örnekleri paylaşıldı.

İş Dünyasında Kadının Güçlenmesi için Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetleri Yaygınlaşmalı

Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir büyüme süreci için nüfusun yarısını oluşturan kadınların başta çalışma hayatı olmak üzere toplumsal yaşamın her alanında güçlenmesi ve eşit temsili gereklidir.

Eğitim düzeyinin yükselmesiyle kadınların iş gücüne katılma oranı artsa da kadın ile erkek iş gücüne katılma oranları arasındaki fark her eğitim seviyesinde kadınlar aleyhine devam etmektedir. Bu durum, kadınların çalışma hayatına girmesinin ve çalışma hayatında kalıcı olabilmesinin önünde eğitim dışında engeller olduğuna işaret etmektedir. Araştırmalar göstermektedir ki, çocuk bakımı, kadınların çalışma konusundaki tercihlerinde belirleyici nedenlerden biridir ve çocuk sahibi olduktan sonra kadınlar; kaliteli ve güvenilir çocuk bakım desteği olmadığı için önce geçici sonra da genelde geri dönmeyecek şekilde iş gücünden ayrılmaktadır.

Kadınların iş gücü piyasasına katılımı ve istihdamda sürekliliği için, iş ve özel yaşam uyumunu destekleyici mekanizmaların varlığı vazgeçilmez önemdedir. Ülkemizde toplumsal kalıp yargıların dönüşmesi, babaların da çocuk bakım sorumluluklarını annelerle eşit bir şekilde üstlenmesi ve kurumsal çocuk bakım ve eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılması gereklidir. Gerek erken çocukluk eğitimi hizmetlerine erişimin gerekse kadın istihdamının desteklenmesi için kamu ve özel sektöre çok önemli bir rol düşmektedir. Şirketlerin toplumsal cinsiyet eşitiğini sağlamak için yapabilecekleri uygulamalara yol gösteren Kadının Güçlenmesi Pensipleri (WEPs) de çocuk bakım hizmeti konusunda da şirketlerin neler yapabilecekleri konusunda klavuzluk etmektedir.

Türkiye’de bakım hizmetleri konusunda çeşitli seçenekleri değerlendiren bütüncül ve toplumsal cinsiyete duyarlı bir kamu politikası oluşturulmalı, kamunun doğrudan destekleri ve özel sektöre yönelik teşvikler yoluyla kaliteli çocuk bakım ve eğitim hizmetleri yurt çapında yaygınlaştırılmalıdır. Erken çocukluk bakımı ve okul öncesi eğitimi için yapılacak harcamalar, çocuk gelişimini destekleyecek, kadın istihdamını artıracak, toplumsal cinsiyet eşitliğini geliştirecek ve yoksulluğu azaltacaktır.

Bu politika; kreşlerin yaygınlaşması için çocuk bakımı, kadın istihdamı ve kamu maliyesi açılarından en etkin politika seçenek ve araçlarını içermeli ve kamu yatırımları için gerekli bütçenin tahsis edilmesini sağlamalıdır. Bu kapsamda kamunun belediyeleri ve özel sektörü harekete geçirmek için kullanacağı teşvik ve destek araçlarının da yer alması hem merkezi yönetim üzerindeki yükün paylaşılmasını sağlayacak hem de sektörün kendi dinamikleri içinde gelişmesini destekleyecektir. Bu hizmetlerin, ihtiyaç ve taleplerin çeşitliliği gözetilerek ailelere birden fazla seçenek halinde sunulması faydalı olacaktır.