TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes Çanakkale'de TÜRKONFED Zirvesi'ne katıldı

TÜRKONFED 19. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi, Çanakkale Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ÇASİAD) ev sahipliğinde 26-27 Kasım 2015 tarihlerinde Çanakkale’de düzenlendi. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran-Symes zirvenin açılışında bir konuşma gerçekleştirdi.

Eski yöntem ve alışkanlıkların artık bugünün taleplerini karşılayamayacağını söyleyen Cansen Başaran-Symes, şirketlerin sürdürülebilirliğinin sanayi ve endüstrideki baş döndürücü dönüşümü yapmamıza bağlı olduğunu ifade etti.

Geleneksel yöntemlerle iş yapan KOBİ’lerin, bu fırsat ve dönüşümü doğru şekilde takip edip, pozisyon aldığı takdirde geleceğin önemli şirketlerinden biri haline gelebileceği belirten TÜSİAD Başkanı şu ifadeleri kullandı:

“Bugünün küçük bir KOBİ’si, yeni bir atılım, belki de önümüzdeki 5-10 senenin Türkiye’deki en önemli markası, 'en bilinmezi başaran şirketi' olabilir. Bu hiç de ulaşılamayacak bir hayal değil. Dolayısıyla hayallerimize sınır tanımayalım. Dijital ekonomi ve sanayinin 4. safhası olan Endüstri 4.0’ın yol açtığı dönüşüme; bilime, gelişen teknolojiye odaklanmak hepimiz için olmazsa olmaz stratejik bir öncelik olmak zorunda.”

Açıklanan hükümet programına da değinen Cansen Başaran-Symes şunları söyledi:

“Biliyorsunuz, bu hafta hükümet ve ardından hükümet programı açıklandı. Önümüzdeki 4 yılın sonunda nasıl bir Türkiye hayal ediyoruz için düşünmenin zamanı. Demokratik standartlar ve özgürlükler, kapsayıcı büyüme, yatırım ortamı ile kalkınma başlıkları açısından beklentilerimizi defalarca paylaştık. Bunları programda yazılmış olarak görmekten TÜSİAD olarak son derece mutluyuz.

Yalnız güncele ilişkin bir tespit yapmak durumundayım, özgür basın olmadan demokratik standartlardan, haber alma özgürlüğünden bahsetmemiz çok zor. Özgürlükler ve demokrasi alanında ilerleyeceğimiz önemli bir yol var. Ama program da bunu içeriyor, önümüzdeki günlerde bu konudaki değerli aksiyonları birlikte görmeyi bekliyoruz.

Şimdi hızla hiç vakit kaybetmeden, tüm tarafların etkili işbirliği içinde, doğru önceliklendirme yaparak, reform bekleyen tüm alanlarda başarıyı daha çok perçinleyecek bir çalışma dönemine ihtiyacımız var.”